Taştan Nihale Yaptım
Minik Meleğin Bana
Verdiği Ders
Bir cumartesi sabah erkenden
uyandım. Amacım minik melek uyanmadan hazırlıklarımı yapıp, yeni videomu
çekmekti. Çektim de!
O uyurken sessizce taşlarımı
yıkayıp, kuruttum. Diğer malzemeleri de yanıma aldım. Kamerayı hazırladım.
Başladım çekmeye.
Önce taşları keçenin üzerine
dizdim. Ardından kalemle etrafından geçtim ve keseceğim alanları belirledim.
Keçeyi kestikten sonra da geriye sadece taşları yapıştırmak kaldı.
Yapıştırırken biraz zorlandığımı itiraf etmek zorundayım. Sıcak silikon
kullandım ama taşları yapıştırmak gerçekten biraz sabır istiyor.
En sonunda yapıştırdım taşları ve
nihalem hazırdı. Sonra fotoğraf çekimini yapıp, mutfakta minik meleğin rahatça
görebileceği bir yere koydum. Görünce sevinir diye düşündüm.
Uyandı mutfağa geldi, nihaleyi
gördü ve “Anne neden benim boyadığım taşları kullandın! Onu ben aile katılım
gününde okulda yaptım. O benimdi!” demezdi. Ben tabii şoke oldum. Hiç böyle bir
tepki beklemiyorum. “Tamam annecim, senin taşını çıkarırım oradan, olur mu?”
diye sordum. Neredeyse ağlayacak.
Beraber çıkardık onun taşını.
Kahvaltı yaparken tekrar konuya döndü, gözleri dolu dolu: “Ama anne o benim
taşımdı. Neden aldın sen onu?”
Çocuk haklı. Her zaman ona başkasının
eşyasını alırken izin almasını tembihliyoruz. Şimdi benim yaptığım da tam bunun
tersi!
“Haklısın annecim. O senin
taşındı. Ben senden izin almadan kullandım taşını. Özür dilerim. Ama senin
sevineceğini düşünmüştüm. Üzülmeni asla istemem. Bir daha bu şekilde davranmam.
Senin eşyalarını alırken senden izin isteyeceğim bir daha, tamam mı?” dedim.
“Tamam” dedi. Konu neyse ki
kapandı. Ama ben çok büyük bir ders aldım. Çocuklara yaptırmak istediklerimizi
önce biz yapmalıyız! En iyi öğretme yolu bu çünkü!
Sevgilerle!
Yorumlar
Yorum Gönder