Mimoza Gibisin: Kırılgan Ama Güçlü

Kadınlar Gününüz Kutlu Olsun

“Canımı yoluna koyduğum

Mimoza çiçeğimsin!

Kanatlanıp göğe uçma,

Uçma sevdiceğim…”

Benim en sevdiğim şarkının mısraları. Mimoza çiçeği! Şimdi bugün benim için çok daha anlamlı. Çünkü öğrendim ki mimoza çiçeği dünya literatüründe dayanışma, ölümsüzlük ve diriliş, hassasiyet, coşku ve umut demekmiş.

Teresa Mattei, Rita Montagnana ve Teresa Noce. İtalyan Kadın Birliği üyesi olan bu 3 kadın, II. Dünya Savaşı’ndan yıkık çıkmış İtalya’da, toplumun yeniden inşasının kadın dayanışmasına bağlı olduğunu anlatmaya çalışırlar. Ve bunun için bir sembol seçilmesini teklif ederler. “Bir çiçek seçelim” derler.

Tekliflerden en çok şu üçü öne çıkar: karanfil, anemon ve mimoza. Kazanan mimoza olur. 

Çünkü savaşla yıpranan moraller mimozanın sapsarı renkleri ile saçtığı neşe sayesinde düzelecek. Çünkü büyük bir ağaç haline gelene kadar çok fazla emek ve bakım gerektirmeyen mimoza gibi İtalya da hızla kalkınabilecek. Çünkü Mart ayında İtalya tepeleri mimoza sarısına bürünür ve bu da Mart’ta kutlanan Dünya Kadınlar Günü’nü temsil edecek.

Ve o günden bu yana mimoza İtalya’da Dünya Kadınlar Günü sembolü olarak, dünyada da dayanışma, ölümsüzlük ve diriliş, hassasiyet, coşku ve umut olarak nitelenir.

Çünkü mimoza kırılgan görünümünün arkasında güçlü bir karakter barındırır. Üflediğinizde çiçeklerin yaprağının nasıl uçtuğunu anlamayacağınız kadar kırılgan, ama onu dalından koparmaya çalıştığınızda söküp alamayacağınız kadar güçlü: tıpkı kadın gibi!

Kadınlar Gününüz kutlu olsun!