Yattığınız Yerden Oynayabileceğiz Oyunlar

Hastayken Bile Kaçmak Yok, Oyuna Devam!

Geçen hafta ben de minik melek de çok hastaydık. Hafta boyunca günün büyük bir bölümünü yatarak geçirdik. Bazen kucak kucağa, bazen yanak yanağa uzandık. Kalkıp oyun oynayacak gücümüz olmadığı için de yattığımız yerden oyunlar uydurduk. Çok da zevk aldık.

Siz de hastaysanız bizim gibi yattığınız yerden bu oyunları oynayabilirsiniz. İşte sizi yormadan oyun oynamanın yolları:

  1- İlk oyun aslında yazın başından beri sıklıkla oynadığımız bir oyun. Her değişik ortama girdiğimizde oynarım ki, minik meleğin gözlem kabiliyeti artsın. Oyunun adı “Burada bir yerde…!”

Etrafınıza dikkatlice baktıktan sonra bir nesne tutuyorsunuz içinizden. Ve minik meleklere soruyorsunuz: “Burada bir yerde mavi bir kuş var?” Bu aslında soru cümlesi. 😀 O da etrafına bakıp o kuşu bulup gösteriyor. Sonra soru sorma sırası onda.

Biz bu oyunu ilk oynadığımızda minik melek hep benden kopya çekip, benim sorduklarımı soruyordu. Şimdi öyle şeyler bulup soruyor ki, şaşırıp kalıyorum. Mutlaka deneyin derim!

2- İkinci oyun geçen hafta sohbet ederken tesadüfen uydurduğumuz bir oyun. Adı “Ne yapıyorsun?”

Minik meleğe soruyorum: “Ne yapıyorsun oğlum?” O da bir hayal kuruyor, gözlerinin önüne getiriyor ve bana yapılabilecek bir eylem söylüyor. Mesela, “Gemi sürüyorum!” Eylemi söyledikten sonra da o eyleme uygun bir ses çıkarıyoruz ya da ellerimizle hareket yapıyoruz. Örneğin geminin dümenini tutuyor gibi yapıp, düdük sesi yapıyoruz. Sonra sorma sırası onda. “Ne yapıyorsun annem?” Hayal gücünü çalıştıracak harika bir oyun bu. Hasta olmasanız da mutlaka bunu bir kez oynayın.

  3- Diğer bir oyun da,  küçükken oynadığımız hafıza oyununun bir benzeri. Aklımızdan bir meyve düşünüp sırasıyla söylüyoruz. Minik melek şimdilik hafıza oyununu oynayamadığı için sırası gelen sadece bir meyve söylüyor.

Aslında bu oyunu biz minik meleğin korkup uyumak istemediği bir dönem geceleri oynuyorduk. Şimdi hastayken de vakit geçirmek için çok iyi oldu. Meyveleri iyice ezberlediği için geçen hafta hayvanlara geçtik. Sırasıyla bir hayvan söyledik. Ve ne gözlemledim biliyor musunuz? Daha önceden okuduğumuz kitaplardaki hayvanları aklına getirip söylüyor. Mesela iki hafta önce başkahramanı su aygırı olan bir kitap okumuştuk. Oyunu oynadığımızda ilk olarak suaygırı dedi. Nasıl şaşırdım anlatamam. İnsan ilk önce köpek, kedi gibi günlük hayatımızda daha çok olan hayvanları söylemesini bekliyor. 😁

Oyunlar bu şekilde. Eğer sizin de bu şekilde kendi uydurduğunuz oyunlar varsa benimle de paylaşın. Biz de severek oynarız. Herkese bol şifalı günler!