25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü


#OrangeTheWorld





Bugün, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü.

Bugün varlığımızı bütünleştirip; tek ses, tek beden olup ‘Şiddeti Durdur’ kelimesini en çok kullanacağımız gün. Bugün en çok kelebek, en çok turuncu olacağımız gün.

Bugün Patria, Minerva ve Maria adlı 3 kız kardeşin günü.



Patria, Minerva ve Maria Mirabel kardeşler 1960 yılında Dominik Cumhuriyeti’nde Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele vererek, demokrasi ve insan hakları taleplerini her fırsatta dile getirirler. Bu nedenle birçok kez hapse gönderilirler ama yine de mücadeleden vazgeçmezler.

Trujillo, bir konuşmasında "Ülkenin en büyük iki sorunu kilise ve Mirabel kardeşlerdir" der ve halkın galeyana gelmesine sebep olur. O konuşmadan sadece 23 gün sonra 25 Kasım 1960’da Mirabel kardeşlerin arabasını yolda durduran Trujillo yandaşları, arabadan indirdikleri Mirabel kardeşlere önce tecavüz edip sonra da öldürdüler. Cesetlerini de uçurumdan aşağıya atarak olaya bir kaza süsü verirler. Zaten basında da bu olay bir trafik kazası olarak gösterilir.


Ancak bu olayın ardından ülkede ayaklanmalar daha da artar ve Mirabel kardeşlerin ölümünden 6 ay sonra 30 Mayıs 1961’de Trujillo bir suikast sonucu öldürülür.  Ve Trujillo’nun öldürülmesinden yaklaşık iki sene sonra da, Dominik Cumhuriyeti demokratik bir şekilde oy kullanarak hükümetini seçer.

1981 yılında Kolombiya’nın Bogoto şehrinde bir araya gelen Latin Amerikalı ve Karaipli Kadınlar Kongresinde, Mirabel Kardeşlerin anısına 25 Kasım tarihi “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” olarak ilan edilir. Ve kardeşlerden birinin kod adının kelebek olması sebebiyle Mirabel kardeşler bu günden itibaren “Kelebekler” olarak anılır.

1999 yılında ise 25 Kasım Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu tarafından “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” ilan edilir. Ayrıca BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un başlattığı “Kadına Yönelik Şiddeti Sonlandırmak İçin Birleşin” (UniTE) kampanyası adı altında kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddetle mücadelede farkındalığı artırmak amacıyla her ayın 25’i “Turuncu Gün” olarak kabul edilir. Çünkü UniTE’ye göre turuncu renk kadın ve kız çocukları için şiddetin olmadığı bir geleceği temsil eder.

Son yıllarda gerek kamu spotları, gerek hazırlanan projelerle bu konuya çokça dikkat çekiliyor. Ancak Sanat Portalı The Sanat’ın yaptığı “Puslu Kadınlar Atlası” benim en çok beğendiklerim arasında.

Namus cinayetlerinden sıfır beden baskısına, kadın sünnetinden siber tacizlere çeşitli ülkelerde yaşanan kadın sorunlarına dikkat çekmek için hazırlanan projede, yaşanılan sorunlar 20 kadın sanatçı tarafından resmedilerek kadına şiddetin fiziki haritası çıkarılır.



Yaratıcı Yönetmenliğini Ali Ömür Ulusoy ve Sanat Yönetmenliğini Nesli Meriç Sanioğlu’nun üstlendiği projede her sanatçı “bir ülke ve bir sorun”u ortaya koyar. (Tüm resimlere göz atmak için bu linki tıklayabilirsiniz: https://thesanat.net/puslu-kadinlar-atlasi/ )

Ve UNESCO… Dünya genelinde bu konuya ilişkin farkındalığın artması için o da tüm insanlığa çağrı yaparak ‘Turuncu giyinin’ der. 25 Kasım’da herkesi şiddet karşıtı renk olan turuncular içinde fotoğraflar çekerek sosyal medyadan paylaşmaya davet eden UNESCO sosyal medyada #OrangeTheWorld (Dünyayı Turuncuya Boya) etiketi ile farkındalık kampanyası başlatır.

Bugün, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü.

Bugün varlığımızı bütünleştirip; tek ses, tek beden olup ‘Şiddeti Durdur’ kelimesini en çok kullanacağımız gün. Bugün en çok kelebek, en çok turuncu olacağımız gün.

Haydi, turuncuları giymek ve bu ilkelliği durdurmak için daha ne bekliyoruz?





Yorumlar

Popüler Yayınlar