Tükenmişlik Sendromu Yaşıyorum
Tükettiğim Enerjimi
Şarja Taktım
Aslında ilk olarak Meryem
Uzerli’den duymuştum bu tanımı. Çok da üzerinde durmamıştım, araştırmamıştım
hiç; ta ki ben de aynı sorunu yaşayana kadar.
Evet tükendim, tükenmişim, daha
doğrusu tüketmişim kendimi. Önce anlamadım kendimdeki değişimi, basit yorgunluk
dedim, geçer dedim ancak geçmedi. Haftalar geçti yoğunluğumun üzerinden ama ben
hala aynı belirtileri yaşamaya devam ettim. Sonra teşhisi koydum kendime ve sonrasında
her şey daha kolay ilerledi. Nedenlerini sorguladım ve kendimi nasıl tedavi
edebileceğimi araştırdım. Ve artık çok daha iyiyim, hatta iyileşme sürecindeyim
de diyebilirim.
Peki nedir bu “tükenmişlik
sendromu” biliyor musunuz? Ben bu tanımla 2018’de tanıştım ama aslında ilk kez
1974 yılında Herbert Freudenberger tarafından tanımlanmış: “İşi gereği
insanlarla yoğun bir ilişki içerisinde olan bireylerde görülen duygusal
tükenme, duyarsızlaşma ve düşük kişisel başarı hissi.” Bir hastalık değil bu fakat
bir sendrom ve tedavi edilmezse sonucu depresyona kadar varabiliyor.
100’den fazla listelenen
tükenmişlik belirtileri duygusal, davranışsal ve bedensel olarak üç grupta toplansa
da ben en çok bedensel olan belirtileri kendimde gözlemledim: kronik yorgunluk,
enerji kaybı, sık baş ağrıları, mide problemleri, bel ağrıları, soğuk
algınlıkları… Bunlar benim uzun süredir yaşadığım problemler. Zaten tükenmişlik
sendromu da aniden ortaya çıkan bir durum değil, aksine yavaş ve sinsice gelişen
bir belirtiler yumağıymış. O belirtiler bize sinyali vermiş ama biz
anlamamışız.
Teşhisi koydum kendime; evet
tükendim, peki tekrar nasıl kendime geleceğim? Cevabı da Dr. Başak Demiriz’in
2013 yılında yazdığı yazıda buldum: “...Hayatınızın önceliklerini gözden geçirin
ve önceliklerinize sadık kalmaya gayret gösterin. Sizin için en önemli olan
nedir? Aile mi, sağlık mı, iş başarısı mı? Eğer aile olduğunu düşünüyorsanız,
uzun saatler çalışmak, yorgun eve geldiğinizde ailenize zaman ayıramamak bir
süre sonra sizde kızgınlığa, bıkkınlığa ve işinizden soğumanıza neden olur.
Önem verdikleriniz ile yapmak zorunda olduklarınız uyuşmadığında huzursuzluk ve
stres yaşarsınız ve stresin kaynağını iş sanabilirsiniz. Önem verdiğiniz
aktivitelere yer verdiğinizde, örneğin her akşam ailenizle yemek yediğinizde,
onlarla zaman geçirmekten mutlu olacağınız ve asıl istediğinizi yapabilmenin
tatmini yaşayacağınız için içinizdeki huzursuzluk, kızgınlık, gerginlik azalır.”
Öyle yaptım ben de. Evimde
ailemle bir hafta geçirdim. Stresten uzak, kendimi çok da yormadan geçen bir
hafta. Başta da dediğim gibi çok daha iyiyim artık. Tükettiğim enerjimi yeniden
şarja taktım ve yoluma devam ediyorum…
Kaynak:
-İşkoliklik ve Tükenmişlik
Sendromu, Atılhan NAKTİYOK, Canan Nur KARABEY, İktisadi ve İdari Bilimler
Dergisi, Cilt: 19 Eylül 2005 Sayı: 2
-Tükenmişlik Kavramı: Birey ve
Örgütler Açısından Önemi, Yrd. Doç. Dr. Güler SAĞLAM ARI, Araş. Gör. Dr. Emine
ÇINA BAL, Yönetim ve Ekonomi, Yıl:2008, Cilt:15, Sayı:1
Yorumlar
Yorum Gönder