Bir Dansçının Sahnede Yaşadıkları


Balkabağını Yeniden Arabaya Dönüştüreceğimiz Gün Bugün





Kuliste yerini alırsın. Aylarca dinlediğin, her notasını ezberlediğin müzik başlar. Ve işte şimdi sıra sendedir. Emek harcadığın; hastayken, yorgunken bile bir gün aksatmadığın çalışmaların karşılığını alma günüdür bugün.

Müziği duyunca önce yüreğin çarpar, sonra yanakların ve bacakların titrer, bir an her şeyi unuttuğunu düşünürsün. “Nasıl başlayacaktım oyuna?” diye aklından geçirirsin. O kısacık intro müziğini dinlerken seyirci, o an sana hayatının en uzun anı gibi gelir. İşte sıra sendedir, o heyecanın tavana vurduğu gündür bugün.

Her şeyi unuttuğunu sanırsın ama bir bakarsın ayakların ve kolların senden istemsiz oynuyor, dans ediyor. “Unutmamışım” diye sevinirsin. Tam seyirciye döndüğünde o kalabalığı görür ve “İşte bu inanılmaz” diye düşünürsün. İnanılmaz bir kalabalık sana bakıyor ve senin her hareketini dikkatle izliyor. Gün senin günün, o kalabalığa en iyi oyununu gösterme günüdür bugün.

Seyirciyle göz göze gelmeye de alışırsın, zaten ışıklar gözünü kamaştırır, karşıdakini tam olarak seçemezsin. Daha rahattır artık dans etmek bir de o kostümler rahat olsa, üzerine tam olsa, sıkmasa. Ama sen ona da alışırsın; en iyisini, en güzelini yaşama, yaşatma günüdür bugün.

Müzik biter, nefes nefese kalırsın. Durup selam verdiğinde bir de bakarsın tüm salon alkıştan yıkılıyor, sanadır bu alkışlar. Bütün yorgunluğu, heyecanını unutursun o an. Yerine gurur gelir. Ayların emeğini seyirciye en iyi şekilde yansıtmanın gururudur bu.  Senin gururu en hak ettiğin gündür bugün.

Ayakların zonklayarak sahneden indiğinde seni izleyen herkesten tebrikler gelir; ama sana ait değildir o tebrikler, size aittir. Seni siz yapanlara ait, o ailenin bir parçası olmana aittir. Bugün senin günündür, “ben”in “biz” olduğu gündür bugün.

Herkes gider, sen ve siz kalırsınız yeniden. Külkedisi’nin balkabağı gibi yok olur her şey bir anda. Yorgunluktan ölmene rağmen kostümlerini toplarsın. Makyajını silerken aslında büyüden arınıp normal hayatına dönersin. O büyü kostüm ve makyajla birlikte senin de bedeninden çıkar gider. Külkedisi’nin elinde kalan tek ayakkabısı gibi senin de elinde sadece mutluluğun kalır. O büyüyü yaşayıp ardından uyanma günüdür bugün.

Bugün senin ve benim günüm. Beraber heyecanlanıp, gururlanıp, büyülenip, dans edeceğimiz gün. Balkabağını yeniden arabaya dönüştüreceğimiz gün bugün. Senin ve benim BİZ olacağımız gün bugün!

Ufak bir not: Bu yazıyı bugün o sahnede devleşecek 135 dansçıma ithaf ediyorum. Sizleri seviyorum!




Yorumlar

Popüler Yayınlar