Kışın Hasta Olmamak İçin Neler Yapmalıyız?
İşte Benim Reçetem
Kış aylarında havaların soğumasıyla hastalıklar da hemen
kapımızı çalmaya başlar. Geçen kış ben o kadar çok hastalandım ki, kapımı hiç kapatamadım; sürekli girdi çıktı. Ancak bu kış kendime
uyguladığım reçete sayesinde hiç hasta olmadım! (bunu yazdım ya kesin artık
hasta olurum) Sizlerle de bu reçetemi paylaşmak istedim.
İşte benim kendime uyguladığım reçete:
1- Öncelikle hedefim, hastalıklardan korunmak
için bağışıklık sistemimi güçlendirmek oldu. Bunun da en önemli ayağı olarak sağlıklı ve
dengeli beslendim. Temmuz ayından beri uyguladığım diyet sayesinde vücudumun
ihtiyacı olan tüm besinleri gün içerisinde alıyorum. Havuç, maydanoz, taze
meyve, yeşil yapraklı sebzeler, fındık, ceviz ve bademi gün içerisinde mutlaka
tüketiyorum, tabii ölçüsünde. Günde dört porsiyon meyvem var ve kış aylarında
özellikle C vitamini yüksek meyveleri tercih ediyorum.
2- Vitamin takviyesi alıyorum! Faydasını kesinlikle
çok gördüm. Hem sürekli yakındığım
halsizlik ve vücut ağrılarından kurtuldum hem de daha enerjik hissetmeye
başladım. “Kilo aldırır ama onlar” dediğinizi duyar gibiyim ama hiç alakası
yok. Alsaydım ben alırdım.
3- Her sabah evden çıkmadan bir yemek kaşığı
pekmez içiyorum. Pekmez sevmeyenlere de önerim var: Keçiboynuzu pekmezi özü.
Hem içimi çok rahat hem tadı muhteşem. Tatlı olduğu için şeker ihtiyacını da
gideriyor. Aynı zamanda benim gibi çok
üşüyenler için de müthiş bir çözüm.
4-
Reçetemin vazgeçilmezi bitki çayları. Hasta
olduktan sonra içen çok ancak önemli olan olmadan içmek. Daha önce bizim evin kış
halleri yazısında söylemiştim, akşam yemekten sonra ıhlamur içiyoruz diye. İş
yerinde de demlemesi zor olduğu için hazır bitki çaylarından tüketiyorum.
5- Hava soğuk diye kendimi eve, iş yerine
hapsetmiyorum. İş yerinde öğle arasında mutlaka yürüyüş yapıyorum. Hafta sonu
da minik melekle parka gidiyorum. Hava soğuk belki ama temiz havaya ve oksijene
çok ihtiyacımız var. En azından yarım saat açık havada olmaya özen
gösteriyorum.
6- Asla “Hava soğuk, kalın giyeyim de
üşümeyeyim!” demiyorum. Ankara’nın sabah soğuk, öğlen sıcak, akşam serin, gece
dondurucu havasını dikkate alarak kalın giyinmek yerine, ince bir kazak giyip
yanıma şal ya da hırka almayı tercih ediyorum. Böylece her saate ayak uydurup,
“bir terle bir üşü” hava şartlarına girmiyorum.
7- Hayatımdan kovduğum bir şey var: stres.
Nasıl mı? Trafikte stres olmamak için evden daha erken çıkıyorum. İşte stres
yaşamamak için bana o duyguyu yaşatacak kişilerden uzak duruyorum (hatta
onlardan kaçıyorum). Sosyal hayatımda stres yaratan kişilerle görüşmüyorum. Böylece
hem ben rahat ediyorum hem vücudum! Reçeteden uygulaması en zor madde bu
biliyorum ama en olmazsa olmazı da bu! Stres olunca diğer yaptıklarınızı bir
çöpe atın, hiçbir işe yaramaz!
İşte benim reçetem bu. Ya sizin ki?
Yorumlar
Yorum Gönder